Hakkımızda
Merhaba ! Ben Aydan Öner,
İstanbul’da, Cihangir’de doğdum ama aslında Akdenizliyim.
Kalabalık sofraların kurulduğu,
farklı kültürlerin bir arada olduğu, geniş bir ailede büyüdüm. Denize karşı
serilen gönlü zengin, tadına doyulmaz muhabbetlerin olduğu hem göz, hem gönül
doyuran sofralarda, güneşin, tuzlu suyun tadına vararak geçti çocukluğum.
İnsanlar, hikâyeler, anlar ve anılar birikmeye devam ettikçe ki hayat hep çok kolay olmadı tabii, taşlar yerine oturmaya başladı.
Güzele, mekânlara, detaylara merak da yine bu dönemde
başladı.
Yirmi yıldır güzeli anlamlandırmaya çalışıyorum. Bu yirmi yılda – ki bu yıllar su gibi çabucak geçti - her güzelden ötede bir başka güzel, her anlamdan daha derin bir başka anlamın olduğuna inandım.
Beymen’de başlayan bu arayışı Paşabahçe Mağazaları’nda
sürdürdüm. Yirmi kısacık yıla kitaplar, filmler, müzeler, detaylar,
koleksiyonlar ve kentler -ki benim kentlerim İstanbul, Londra ve
Berlin’dir- sığdı. Pek çok güzeli, pek çok anlamla buluştururken, toprağın rengini gördüm, şarabı şiirle
birleştirdim, 7’nin sırrını keşfettim ve yaşadığım coğrafyanın bereketine tanık
oldum.
Bu arayış sırasında bir an geldi – ki o an başka anlara benzemez; uzundur,
sonsuzdur- hayat bana bir hediye verdi: Anne oldum. Güzelin anlamının
karşılıksız sevgi ve iyilik olduğunu kızımdan öğrendim; Günseli hayat ışığım oldu.
Güzeli iyilikle anlamlandırabilmek
için, iyi dileklere aracılık edecek güzellikte, bireysel ve kurumsal hediyeler tasarlıyorum.
Hayatın bize verdiği hediyeler gibi, bizim hediyelerimiz de, içimizdeki iyiliği yansıtabilmeli: İyilik dilemeli, umut aşılamalı, gönlümüzden kopmalı, gönül almalı. Gözümüz iyilikle bakmalı, yüreğimiz iyilikle çarpmalı, elimiz bereket için açılmalı.
Bu nedenle hediye benim
için bir kültür işi.
Güzeli anlamlandırmaya
çalışıyorum; hayata olan borcumu ödüyorum.